Aynı mesleği icra edenlerin mesleki bir kimlik altında belli değerlerin etrafında toplanması, mesleğin onur ve saygınlığını yücelterek mensupları içinde olumlu bir çalışma ortamı yaratır. Meslek mensuplarının aynı şartlar altında ortak davranışlar göstermesi, mesleğin bütünü yararına olumlu sonuçlar doğurur ki bunlar; mesleki disiplin ve topluma bağlılıktır. Meslek etiği, grup içerisinde bir disiplin ruhu yaratmaktadır. Toplumun ve toplumda bulunan alt grupların yaşamı, bir düzenlemeyi gerektirir. Bu yaşamın istenen seviyede yürütülebilmesi için, çevrenin ve üyelerinin talep ve gereksinimlerine cevap verilmesi temel şarttır. Aile, meslek ya da başka bir toplumsal grubun varlığını sürdürebilmesi önceden belirlenmiş normlara uygun davranışlar göstermesine bağlıdır. Yani meslek üyelerinin bazı normlara uyması gerekir ki bu da belirli bir disiplin ortamı yaratır. Disiplin mevcudiyeti o grubun devamına olan inancı ve toplum gözündeki yerini belirler. Mesleki etik değerlere uymak ve onlarla bütünleşmek olgusu böylesi bir disiplin ruhunun yaratıcısıdır. Disiplin sadece toplum yönünden değil, bireyin kendisi için de önemli bir katkıdır. Etik değerler, kişi üzerinde sahip olduğu güçte, kişide ölçü dışına çıkan her türlü arzu ve ihtiyaç girişimleri engelleyici bir rol üstlenir. Örneğin aile içinde bazı etik değerler kaybolur ve eşler vazifelerini yerine getirmemeye başlarsa, eşleri birbirine bağlayan duygular kaybolmaya başlar, aşırı ve yıkıcı istekler artar, düzen bozulur huzursuzluklar baş gösterir. Böyle bir sürecin sonunda aile dağılma noktasına gelebilir. Bir meslek grubunda da mensupların meslek etiğine uymaları, onları bu dağılma ve bozulma tehlikesinden kurtarır, hayatlarına bir anlam ve amaç kazandırarak toplumsal yalnızlıktan kurtarır. Meslek mensuplarının da kendi içlerindeki etik kurallara uymaması, bağların kopmasına sebep olarak disiplinsizliği doğurur. Her türlü sınırdan arındırılmış istekler ve beklentiler kırgınlık ve bezginlik yaratır. Bu tür yabancılaşma duygulan kişileri büyük bir dağınıklık ve umutsuzluğa, daha kötü sonuçlara hatta intihar gibi hiç istenmeyen kötü davranışlara sürükleyebilir. Görüldüğü gibi disiplin, meslek etiği anlamında, yalnız mesleki bir gereklilik değil, aynı zamanda meslek bünyesi içinde son derece önemli bir olgudur. Çünkü etik değerler etrafında gelişen bir disiplin, bireylerin kişilik gelişiminde önemli rol oynar. Kendine hakimiyet, yücelik, tutarsız istek ve taleplerin önüne geçilmesi gibi tutum ve davranışlar erdemli bir karakter yanında etik ilkelerine bağlılığın getirdiği disiplin ile sağlanır. Meslek etiğinin bir diğer işlevi ise üyeleri arasında geliştirdiği bağlılık duygusudur. İnsanın en temel gereksinimlerinden birisi de insanlar arası iletişim ve toplumun bir ferdi olmaktır. Bir mesleğin ferdi olmak da kişiyi kendi menfaatlerinin dışına çıkararak insani bir birliğin içine sokar. İnsanlar yalnızca kişisel kimlikleriyle kalmayıp mesleki bir kimlikle de bütünleşerek amaç ve ilke yönünden zenginleşir. Toplumsal grup normları olan; ortak tutum, inanç, duygu ve davranış biçimi dışında kalan birey yalnızlaşır ve kimlik bunalımına düşer. İkilemler arasında sıkışarak mesleğe ve kendine zararlı kişiler haline dönüşürler. Bu tür bireylerin çoğunlukta olduğu meslek gruplarında bağlılıktan ve hizmet ideallerini gerçekleştirme arzusundan bahsedilemez. Meslek etiği; ilkelere uyum oranında, mensupları arasındaki bağlılığı kuvvetlendirir, personeli bencil davranmaktan uzaklaştırarak mesleki birlik ve beraberliği sağlar. Bu da kişisel huzuru, mutluluğu ve mesleki saygınlığı arttırır. Hiçbir meslek mensubu veya grubu bu nitelikleri reddedemez. |
15 Mayıs 2014 Perşembe
Etiğin Meslek Hayatındaki Önemi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder